Bugün üniversitemizde yeni bir inisiyatif olan Akademik Kulübün bir sonraki toplantısı yapıldı. Bu özel buluşmanın onur konuğu, Kazakistan Parlamentosu Senatosu milletvekili ve üniversitemizin Mütevelli Heyeti üyesi Darhan Kıdırali oldu. Kıdıralı; akademik personelle, bilim insanlarıyla ve öğrencilerle bir araya gelerek “Türkistan Ruhu” teması etrafında derinlikli görüşlerini paylaştı.
Toplantının açılışını üniversitemiz Rektörü Zhanar Temirbekova yaptı. Rektör konuşmasında, üniversitemizde eş zamanlı olarak “Yapay Zekâ Çağında Medya ve Barış Gazeteciliği” başlıklı yuvarlak masa toplantısının yürütüldüğünü ve bu etkinliğin milletvekili Darhan Kıdırali’nin öncülüğünde organize edildiğini belirtti. Ayrıca, söz konusu yuvarlak masaya katılamayan öğretim üyeleri ve öğrenciler için bu açık formatlı buluşmanın özellikle düzenlendiğini ifade etti.
Konuşmasında Türkistan’ın tarihsel ve kültürel anlamına geniş yer veren Darhan Kıdırali şöyle dedi:
“Türkistan’a gelmek benim için her zaman büyük mutluluk. Bu üniversitede görev yapmış olmaktan ve bugün Mütevelli Heyeti üyesi olarak hizmetimi sürdürmekten gurur duyuyorum. Akademik Kulüp buluşması için konu belirlerken, sohbetimizin merkezine ‘Türkistan Ruhu’nu almayı uygun gördük. Mağcan Cumabayev’in dizelerinde yer bulan, tarihte derin iz bırakan Türkistan kavramı bugün de büyük anlam taşıyor.”
Kıdırali, “Türkistan” kelimesinin yalnızca bir şehir adı olmadığını; geniş bir medeniyetin sembolü olduğunu ifade etti. Tarihsel kaynaklara dayanarak Türkistan’ın 6–7. yüzyıllardan itibaren Kaşgar’dan Hazar’a, kuzeyde Ural Dağları’ndan güneyde Afganistan’a kadar uzanan geniş bir coğrafyayı kapsadığını hatırlattı.
Milletvekili konuşmasının devamında şunları kaydetti:
“Türkistan, ‘Türklerin yurdu’ anlamına gelir. Bu şehir ise o büyük Türkistan’ın kalbidir. Eskiden ‘Pîr-i Türkistan’ denirdi. Zamanla ‘Büyük Türkistan’ kavramını zayıflatmak için ‘Pîr’ kelimesi çıkarıldı ve yalnızca şehir adı bırakıldı. Oysa Türkistan, Orta Asya’nın, yani Türklerin yaşadığı bölgenin adıdır.”
Darhan Kıdırali, Türkistan’ın Türk-İslam medeniyetinin oluşumundaki rolüne değinerek Kültegin, Bilge Kağan ve Tonyukuk yazıtlarından başlayıp sonraki yüzyıllara kadar uzanan kültürel-manevi miras üzerine özgün bilgiler paylaştı.
Ayrıca şunları vurguladı:
“Türkistan’ın geniş bir medeniyet kavramına dönüşmesi İslamiyet ile bağlantılıdır. Türkistan sadece bir coğrafya adı değil, bir medeniyetin, bir kültürün adıdır. Nasıl Batı Medeniyeti ya da Çin Medeniyeti diyorsak, aynı şekilde Türkistan da Türk-İslam medeniyetinin özüdür. “Orta Asya” ifadesi bizim değil, dışarıdan gelen bir tanımdır. Bu bölgede tarihsel ve medeniyet bağlamında yerleşmiş olan asıl kavram ‘Türkistan’dır ve kendi yerine yeniden dönmelidir. Türkistan ruhu barış ve huzur üzerine kuruludur. Türkleri sadece savaşçı bir halk olarak göstermek yanlıştır; asıl devlerimiz Farabi, Balasagun, Kaşgarlı gibi düşünürlerdir. Onlar Avrupa Rönesansı’na bile etki etmiştir.”
Milletvekili ayrıca Türk kimliği ve bütünleşmesi konularına değinerek, bu süreçte Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi’nin özel bir misyon üstlendiğini belirtti.
Konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Türkistan, Büyük Türkistan’ın merkezi ise, Türkistan’ın merkezi de Hoca Ahmet Yesevi’dir. O, Türk-İslam medeniyetinin temelini atan büyük öğretmendir. Türkistan ruhu Yesevi’nin şahsında hayat bulur. İyilik, gönül ve hikmet merkezli bu yol, bizim manevi pusulamız olmalıdır.”
Buluşmanın sonunda katılımcılar sorularını yöneltti ve karşılıklı görüş alışverişinde bulundular. Darhan Kıdırali; “Nokta Felsefesi”, “Tamır”, “Abızdar Amanatı” ve diğer kitaplarını üniversite ve kütüphane arşivine hediye etti. Ayrıca etkinlikte aktif rol alan öğrencilere de imzalı kitaplarını takdim etti.
KZ
TR
EN
RU
